Narsisizmin Türk dil kurumuna göre karşılığı ‘özseverlik’ tir. Özseverliği ise TDK, “kişinin kendi bedensel ve ruhsal benliğine karşı duyduğu hayranlık ve bağlılık, narsistlik, narsisizm” şeklinde açıklar.
Narsisizmin ileri boyutu “narsistik kişilik bozukluğu” olarak karşımıza çıkar. “Narsistik Kişilik Bozukluğunun ölçütlerini özetleyecek olursak; temelde fantezi ve davranışlarda muhteşemlik, takdir edilme gereksinimi ve empati eksikliğinin yaygın örüntüsü olarak inceleriz (Butcher…, 2013, s. 652).
Narsistik bireyler takdir alma ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kendi başarılarını, yeteneklerini fazlasıyla abartırlar. Bunu yaparken de başkalarını yermeyi ihmal etmezler. Kibirli ve kendini beğenmişlikleriyle davranışlarını sergilerken, birilerinin kendisini sürekli kıskandıklarına inanırlar. Çünkü narsist bireyler kendilerine göre o kadar mükemmel özelliklere sahiptirler ki, başka insanların kıskanmaması elde değildir. Fakat bu inancı irdeleyecek olursak, bu durumun aslında tam tersi olabileceğiyle karşı karşıya kalırız.
Narsist bir bireyle iletişim kurarken oldukça zorluk yaşayabilirsiniz. Çünkü narsist bireyler;
• Kendilerinin çok özel, her şeyin en iyisini hak eden bir varlık olarak gördükleri için, etrafındaki insanlardan yoğun ilgi ve ayrıcalık beklerler. Umduğunu bulamaz ise, bu onları öfkelendirebilir. Umduğunu bulur ise de, karşılık verme gereksinimi hissetmezler. Çünkü bu muameleyi hak eden yalnızca kendisidir.
• Amaçlarına, hedeflerine ulaşmak adına başka insanları kullanır, onları sadece bir basamak olarak görürler. Bu aşamadayken bireye kendinizi çok yakın hissedebilir ve bu ilişkinin böyle devam edeceğinizi sanırsınız. Ama narsist birey, işi sizinle bittiği zaman tam tersi bir tavır sergileyebilir, sizi takdir etmesi bir anda yerme davranışına dönüşebilir.
• Giyim kuşamına, fiziksel görünümüne özen gösterirler. İletişime geçtiği bireylerde de bu özelliklere çok dikkat ederler. Karşısındaki birey eğer kendisi gibi giyim kuşamına dikkat ediyorsa, kendine yakın bir kategoride olduğunu hisseder ve diğerlerine nispeten daha saygılı, nazik iletişim kurabilirler.
• Empati duygusundan yoksun oluşu da, insan ilişkilerindeki bozulmalarında önemli etkiye sahiptir. Narsist bireyler öncelikle kendi duygularını hedef alırlar ve kendi hedeflerine ulaşırken gerekli olan her şeyi meşru görürler. Bu aşamalarda diğer insanların nelere maruz kalacağı ya da ne hissedeceği ile ilgilenmezler. Olay ve durumların merkezinde yalnızca kendisi vardır.
• Narsist bireyler eleştirilmekten çok pohpohlanmayı isterler. Çok alıngan bireyler oldukları için eleştiriyi tehdit olarak görebilirler. Bu yüzden çok gerekli olmadıkça bu bireyleri eleştirmeyin, eleştireceğiniz durumlarda ise çok ayrıntılı ve açık bir şekilde eleştirinizi yöneltin. Ayrıca gerçekten takdir edilecek bir durum varsa takdir edin, fazlası size karşı beklentisini yükseltebilir.
• Size iyilik yaparken tetikte olmalısınız. Çünkü minnet duygusu aşılayıp bunu her fırsatta önünüze koz olarak serebilir. Haliyle sizde karşılığını vermek amacıyla attığınız her adımda farkında olmadan kendinizi kullandırtmış olursunuz. Mümkün olduğunca narsist bir bireyden yardım almamaya ve zayıf noktalarınızı ona göstermemeye özen gösterin.
Narsisizm ve Narsistik Kişilik Bozukluğu hakkında daha çok bilgi sahibi olmak isterseniz, aşağıda belirttiğim kaynaklardan faydalanabilirsiniz.
> Butcher, James N. …, “Anormal Psikoloji”, Kaknüs Psikoloji Yayınevi, 2013
> Lelord, François. … “ “Zor Kişilikler” le Yaşamak” , İletişim Yayınevi, 2016
> Morrison, James. “DSM-5’i Kolaylaştıran “Klinisyenler İçin Tanı Rehberi” “ , Nobel Yayınevi, 2019
Eda Nur Baratalı Öztürk
Çatı Katı Psikoloji